Herkese yeni bir haftadan merhaba! Bugün hastalıklarda diyet konularına minik bir ara verip biraz daha eğlenceli bir konuyla gelmek istedim karşınıza.
Havalar gitgide ısınıyor ve sıcak yaz günleri kapının hemen ardında.. Özellikle pandemi döneminin aşılama ile birlikte yavaş yavaş etkisini yitirmesiyle kalabalık geziler, tatiller, yeme-içme barındıran aktiviteler hayatımıza yeniden girmeye başladı. Aslında bu durum kimileri için diyet anlamında olumlu etki gösterse de kimileri için tam tersi kötü bir etki sağladı.
Kimi birey psikolojik olarak sosyallik, karmaşa, hareket içeren yoğun bir hayat temposunda kendini diyete çok daha iyi adapte ederken kimi birey aynı pandemi döneminde olduğu gibi daha çok kendi ile başbaşa kalarak diyete güzel uyum sağlıyor. Yaz sezonu ve pandeminin bitişi de dolayısıyla kimi için avantaj, kimi için bir dezavantaj.
Aslında diyetin yazı-kışı, misafiri-yoğunluğu olmaz. Eğer ‘Benim rutinim çok yoğun, ben ancak şu şartlarda kilo verebilirim’ diyen biri iseniz kötü haber; beklediğimiz şartlar her zaman oluşmayacak ve kendimizi kandırmaktan başka bir işe yaramayacak. O yüzden şartların oluşmasını beklemeyelim, bu güneşli, güzel yaz günlerinde sağlıklı beslenmeye ve spora başlayalım! Yazın neler yapabileceğimize bir göz atalım.
Yaz diyetinin en büyük avantajı sebze ve meyve bolluğudur. Ayrıca sıcak hava aşırı yeme isteğimizi baskılayabilir. Bununla beraber açık havada spor yapmanın bedensel ve psikolojik etkileri de göz önüne alındığında zorlananlar için diyete başlamanın en iyi zamanlarıdır yaz günleri. Örneğin bir yaz sabahına kırmızı meyveli soğuk sütlü ve çok az miktar bal veya keçiboynuzu özü eklediğimiz bir shake hazırlayarak başlayabiliriz. Öğlen veya akşam öğünlerimizden birini domates, semizotu, köz patlıcan gibi ürünler kullanarak yapabilir, diğer ana öğünümüzde de ızgara yapılmış veya yakılmadan mangalda pişirilmiş az yağlı etlerden tercih edebiliriz.
Ara öğünlerde bir yumruk boyutunu geçmeyecek şekilde meyvelerden ve günde 20-25 adedi geçmeyecek şekilde fındık- badem gibi ürünleri kullanabilirsiniz. Ayrıca yoğurt, kefir, süt gibi ürünleri de ana ve ara öğünlerin yanına eklemeyi unutmamalısınız.
Ferahlatan tarifler olarak yine ara öğünlerde tüketilmek üzere dondurulmuş buz küpleri içinde limon ve taze nane parçaları, hanımeli çiçeği parçaları(yanlış okumadınız