İstanbul Tabip Odası (İTO), geçtiğimiz günlerde İstanbul’daki kızamık hastalığının endişe verici boyutlara ulaştığı uyarısında bulunmuştu. Yapılan açıklamada kızamık hastalığı nedeniyle acil servislere başvuru sayısının artış gösterdiği belirtilerek, bu hastalık nedeniyle çocuk ölümleri yaşandığı bildirilmişti. Türkiye’de uzun yıllar boyunca sürdürülen çocukluk çağı aşılamalarıyla neredeyse ortadan kalkan salgın hastalıkların yeniden görünmesi endişeleri artırıyor.
Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, kızamık vakalarındaki artışı iki temel maddeyle açıklıyor ve geçici koruma statüsündeki Suriyeliler ile diğer ülkelerden gelen göçmenlerin sağlık verilerinin Türkiye tarafından takip edilmediğini hatırlatıyor:
“Kızamık gibi aşıyla korunan hastalıklar belirli bir toplumsal bağışıklık seviyesine ulaştıktan sonra toplum kendiliğinden korunmaya devam eder alttan gelenleri aşıladığınız süre boyunca. Aşı oranları düşmeye başladıktan sonra özellikle ileri yaşta aşıların etkinliği azalınca hastalık görülmeye başlar. Ama hastalığın görülebilmesi için de hastalığın o toplumda bulunması gerekiyor.
Bunun bir an önce bir kayıt altına alınması, veri tutulması ve yeniden toplumsal bağışıklığın sağlanabilmesi amacıyla aşılama çalışmalarının yeniden yapılması gerekiyor. Ama bu hükümet ve Sağlık Bakanlığı yapar mı? Bu noktada gerçekten şüphelerim var” ifadeleriyle iktidarın sağlık politikalarının güven vermediğine vurgu yapan Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, diğer ülkelerin yabancı girişleriyle ilgili politikalarını şu sözlerle hatırlatıyor: “Bizim ülkemize şu anda öyle bir kontrolsüz giriş var ki hangi hastalığı, kim, nasıl taşıyor, aşıları yapılmış mı? Bunlara ait hiçbir şey bilmiyoruz.”