Kılınç: "İş adamı olarak siyasete önce neden girdiğimi anlatmak istiyorum. Çünkü biliyorsunuz iş dünyasının temsilcileri aslında kendi işleriyle uğraşması lazım. Bu görüşü de her zaman dile getiriyorum. Ülkenin problemleri, bugün bu ülke, bu cennet vatan, yer altında bir çok kaynakları var. Turizm olarak baktığınızda dünyada eşi benzeri olmayan, 4 mevsimi bir arada yaşayan, ayrıca insan güçü ve insan olarak da Türk milletinin gerçekten zeki ve pratik zekaya sahiptir. Her şeyi vardır ülkemizde. Dedikleri yeraltı kaynaklarından tarımla ilgili ciddi tarım arazimiz var . Ben şu örneği hep veririm, Hollanda diye bir ülke ülke var. Bu ülkenin biliyorsunuz bu nufusu İstanbul kadar, toprağa da Konya kadar.
Ama Hollanda'nın ihracatı bizim tarım ihracatımızın 13 katı. Yani bizim Konya kadar olan bir ülke Türkiye'nin tamamının 13 katı ihracat yapıyor. Şimdi burada bir problem var, şunu anlatmaya çalışıyorum. Bu ülkede o kadar kaynak var ki bilerek kasıtlı olarak uğraşsa hükümet, bugünkü ekonomik tabloyu ortaya çıkaramazlar. Yani insanlarımız gerçekten alım gücünü çok kaybetti. Şu örneği vereyim, 10 yıl 15 yıl öncesinde emekli olan bir vatandaşını bir daire alabiliyordu. Bugün emekli olan ikramiyesiyle evin mobilyasını alamıyor. 10, 15 yıl önce insanlar asgari ücretle çalışan insan gelip bizden daire alabiliyordu. Belli bir peşinat verip taksitleri daire alınabiliyordu. 15 yılda neler değişti? İnsanlar bırakıp daire almayı şu anda maalesef çok üzülerek söylüyorum, insanlar karnını doyuramaz hale geldi. Kirayı ödese eve bir şey alacak para kalmıyor. Gıda ve diğer masraflarını ödese kirayı ödeyemiyor.
Maalesef ülkenin alım gücü düştü, tabii ben iş dünyasının bir temsilcisiyim ve hayatım boyunca projeler ürettim. Ülkenin bu hali beni çok üzüyor. Beni de siyasete iten nelerden biri iktisadi sebepleri yani ekonomik anlamda ki bu sıkıntılar ama bu onlardan biri. Bence daha önemli bir sıkıntımız var. Ülkenin geleceği ile sıkıntımız var. Bunu nedir mülteci meselesidir. Ülkemizde bize sormadan misafir aldılar. Bir insanın evine ona sormadan misafir alınmaz. Bizim vatandaşımıza sormadılar. Siz istiyor musunuz bu kadar mülteciyi? Ülkede bir sıkıntı savaş oldu, hepimiz kucak açtık ama bugün bakıyorsunuz Suriye ile savaş yok ve ülkemizin maalesef bir çok şehrinde Kayserimizin de hepimizin de hepimizin bildiği çok sertinde artık insanlarımız dolaşamaz oldu. Ne kültürkleri, ne gelenekleri ne hayata bakış açıları, ne eğitim seviyeleri bizimle uyuşayan bir grubu ülkemizin içerisinde monte ettiler. Bu gelecekte bir sıkıntı, bu nedir? Ondan biraz bahsedeyim. Doğum oranı 3,8 yani önümüzdeki süreçte 15 20 yıl içerisinde bizim nüfusumuzdan fazla bir mülteci nüfus olacak ve bu nüfus kendi belediye başkanını seçecek. Ülkeyi yönetmeye kalkacak. Biz bu vatanı atalarımız her karışında kan dökerek aldı. Biz bu vatanı can vererek, şehit vererek ve bugün de şehit verdik. Her gün şehit vermeye devam ediyoruz. Bugün bakıyorum ülkemizden parklarımızda nargile içenler, bizim gençlerimiz Suriye'de şehit veriyor. O yüzden bunların hepsini birleştirdiğimizde baktığımda ülkemizde vatanımızdan yeniden bir harekete ihtiyaçlar var. Vatanını seven insanların elini taşın altına koymaya ihtiyacı var. Vatanını seven insanların mücadele etmesine ihtiyaç var. Nasıl Mustafa Kemal Atatürk her karışı feth edilmiş bu topraklarda bir akıl başlattı, bir hareket başlattı, silahı askerleriyle milletimiz de ve mehmetçiğimizle bu vatanı düşmanlardan temizlediyse bugün de ülkemizde maalesef bir işgal var ve hep beraber kurtaracağız.
Projelerimizden bazılarıda üretim belediyesi olacak. Bakıyorum bugün belediyelerimizin en çok yaptığı şey arsa satmak, arsa satarak gelir elde ediyorlar. Hayır bizde üretim yapacağız. Endüstriyel projelerimiz var ve dünyada eşi benzeri olmayan projelerimiz var. Belediyenin gelirini 4-5 kat arttıracak projelerimiz var. Yıllardır işte bana soruyorlar siz bunları söylüyorsunuz ama yapacak mısınız diye? Ben hayatım boyunca şunun altını çizeyim milletimizin hiç bir sıkıntısına kaygısız kalmadım. Burada salondan beni tanıyanlar vardır. Ben hayır yaparken şunu öncelik tanıdım, insanlara dokunmamız lazım. Öğrencilerimize burs vermek benim her şeyden önemli. Çocuğumuz okuluna harçlıksız gidiyorsa benim için her şeyden önemli. Hayatım boyunca spordan sosyal alanda diğer sosyal faaliyetler ve kültürel alanlarda, sanatsal alanlarda hep gençlerimize, ülkemizi, insanlarımıza destek oldum. Bundan sonra belediyede sosyal belediye farklı bir anlayış getireceğiz ve burda hedefimiz 10 bin öğrenciye burs vermek. Hiç bir vatandaşımız Melikgazi bölgesinde çocuğunu üniversiteye gönderdiğinde harçlık sorunu olmayacak veya çocuğumuz üniversitede okurken herhangi bir maddi sıkıntısı olmayacak. O yüzden ilk hedefimiz 10 bin öğrenciye burs vermek. Çocuklarımız için bir projemiz var. Adı Melih paket, Melih paket projemizle biz ilk ve ortaöğretimde okuyan çocuklarımıza yemek paketi göndereceğiz. Dar gelirli mahallelerimizde bütün çocuklarımıza göre yemek paketi göndereceğiz. Üretim projelerimiz biride Melikgazi Belediyesi'nin gelirini artırmak. Bu geliride yine vatandaşın hepsine gelir olarak dönecek" ifadelerini kullandı.