Sedat Kılınç İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Kılınç, yaptığı açıklamada 2020 yılındaki inşaat sektörünü ve 2021 yılından beklediklerini açıkladı. 2020 yılının iniş ve çıkışlarla dolu sert bir yıl olduğunu söyleyen Kılınç, “2020 yılının 4 çeyreğini de farklı değerlendirmek lazım. 2020 yılının ilk çeyreğinde korona salgını, pandemi bütün dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkiledi. O dönemde sokağa çıkma yasakları oldu. Sokağa çıkma yasakları ile birlikte iş hayatı durma noktasına geldi. Bundan dolayı tabi ki ekonomi durma noktasına geldi. Hatta ilk çeyreğin sonuna doğru büyük bir küçülme bekleniyordu. Daha sonra ikinci çeyreğin sonunda yani Haziran başı itibari ile devlet bankaları aracılığıyla inşaat sektörüne ve diğer sektörlere de bir faiz desteği oldu. Konut kredisi faizleri, 0,64 ile cumhuriyet tarihinin en uygun oranlarına çekildi. Bu da inşaat sektörünü ciddi anlamda hareketlendirdi. Bekleyen talepleri satın almaya dönüştürdü. Sektör temsilcileri Haziran, Temmuz, Ağustos aylarında ellerindeki stokları tükettiler, satışlar gerçekleşti. Akabinde dördüncü çeyreğe geçtiğimizde yani yılın sonuna doğru konut kredisi faizlerinde tekrardan bir artış gerçekleşti. Özellikle döviz kuruna müdahale edebilmek için faiz artışları gerçekleşti. Bu durumda inşaat sektörünü negatif yönde etkiledi. Yani 2020 yılı iniş ve çıkışların çok olduğu bir yıl oldu” ifadelerini kullandı.
2020 yılında konut kredilerinin 0.64 oranına düşmesinin sektörü çok hareketlendirdiğini ve biriken stokun eridiğini kaydeden Sedat Kılınç, “Yılsonuna baktığımızda ise ülke ekonomisi, dünya ekonomisinden ayrışarak yılı büyüyerek bitirmeyi başardı. Yılsonu verilerine baktığımızda, yıl içerisinde ortalamalar alındıktan sonra 2020 yılını biz ülke ekonomisi olarak büyüyerek kapattık. Ancak şu durum çok büyük önem arz ediyor; Faiz inşaat sektöründe çok önemli bir etken yani 0,64 konut kredisi faizinin sektörü ne kadar hareketlendirdiğini, tüketicinin bu yönde satın almaları nasıl gerçekleştirdiğini biz Haziran, Temmuz, Ağustos aylarının konut satış verilerine baktığımız zaman açık bir şeklide görebiliyoruz. Bu aylarda bir önceki yıla göre ipotekli konut satışlarında yani kredili satışlarda neredeyse yüzde bine yakın bir artış gerçekleşti. 2020 yılında ikinci el konut satışlarında da ciddi bir artış oldu. 1 milyonun üzerinde ikinci el konut satıldı. Aslında ikinci el konut satışı sıfır konutların satışından daha da yüksek gerçekleşti. Buda piyasada bulunan konut stokunun eridiğini gösteriyor. Yani faiz düşüşü ile birlikte stoklar eridi ve sektör temsilcileri tekrardan yatırıma yöneldi. 2020’nin sonunda bütün sektör temsilcilerinin tek düşüncesi, 2021 yılına hazırlıklı girmek, projelerini hazırlamak için hareket etti ve yeni yatırımlar başladı” diye konuştu.
“Ülkemizin ekonomisini yönetenlerden beklentimiz faizin düşürülmesidir”
Düşük faizin ekonomi de iyileşmeyi de sağlayacağının altını çizen Sedat Kılınç İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Kılınç, “Şu anda 2021 yılının başındayız. Konut kredisi faizleri 2020 yılının sonunda yükseldiği için şu anda satışlarımızda çok ciddi anlamda düşüş var. Cumhurbaşkanımızın da sürekli yüksek faiz ile ekonominin büyüyemeyeceğini söylüyor. Bizim de beklentimiz döviz kurlarına faiz ile müdahale edilmemesi. Faizde şuan da dünyada ilk üçte yer alıyoruz. Dünyada ilk 3’de olduğumuz bir dönemde biz dünya ülkeleri ile mücadele edemeyiz. Avrupa’da faiz konusunda birinci sıradayız. Avrupa’da artık eksi faizler konuşuluyor. Bu noktada merkez bankasından, para politika kurulundan yani ülkemizin ekonomisini yöneten herkesten beklentimiz faizin düşmesi. Faiz düştüğü taktirde sektör hareketlenir. 2020 yılında büyümeye baktığımızda, faizin düştüğü aylarda birçok konuda ekonomik olarak iyileşmenin sayesinde olduğunu görüyoruz. 2021 yılında da ülke ekonomisi olarak büyümek istiyorsak ve dünya ile rekabet etmek istiyorsak düşük faiz politikası uygulamamız lazım. Kuru faizle değil ekonomi ile dengelememiz lazım düzgün giden bir ekonomide, işleyen bir ekonomide kur sıkıntısı olmaz. O nedenle ekonominin düzelmesini istiyorsak faiz ile değil, tam tersi düşük faiz ile ekonomiyi güçlendirmemiz lazım. Yatırımcıları desteklememiz lazım. Yatırımcıyı destekleyip, ihracatı artırıp döviz girdilerini artırırsak kur sıkıntısını da oradan kaldırmış oluruz. 2021 yılından da beklentimiz bunlar. Düşük faiz demek ekonomide iyileşme demek, Düşük faiz demek sektörde çok ciddi anlamda bir büyüme demek, Düşük faiz demek inşaat sektörünün tekrardan şaha kalkması ve ülke ekonomisine lokomotif olarak diğer alanları da geliştirmesi demek. O nedenle ekonomiyi yönetenlerden isteğimiz düşük faizli bir 2021 politikası” şeklinde konuştu.
“Şuanda ev alacaklar kazanacak”
Maliyetlerin artmasından dolayı 2021 yılında sıfır konutların fiyatlarında yüzde 25’lik bir artış öngördüklerini dile getiren Kılınç, şunları kaydetti:
“İnşaat sektöründe özellikle ham madde ve emtia fiyatlarında çok ciddi artışlar oldu. Burada başı çeken inşaat demiridir. İnşaat demirinde yıl içerisinde yüzde 35-40’lara varan bir artış gerçekleşti. Çimento ve diğer hammaddelerde de aşağı yukarı oran bu şekilde. Bir yıl içinde ortalama yüzde 35’lik bir değişkenlik var. Bu konut fiyatlarına da yansıyor. Bizim sektörün en büyük sorunlarından bir tanesi de, mevcutta bir stok var. Bu stokta da fiyatlar halen uygun. Yeni imalatlarda ise bu artış karşımıza çıkıyor. Bunu direk fiyata yansıtamıyoruz. Zamana bölerek fiyatlar artacak. Önümüzdeki dönemde de bu maliyet artışları ve yeni yılda gerçekleşecek maliyet artışları fiyatlara yansıyacak. Burada inşaat sektörü temsilcilerinin yapacağı bir şey yok. Hammadde ve emtia fiyatları artınca doğal olarak konut fiyatları da artacak. Özellikle konut ihtiyacı olan tüketiciye seslenmek istiyorum. Şuanda ne kadar hızlı davranırlarsa, ne kadar satın almaya yönelirlerse aslında o kadar da kârlılar. Çünkü önümüzdeki dönemde bu maliyet artışları konut fiyatlarına yansıyacak. Şuan alanlar kazanacak. Bu yüzde 35’lik artışın şuanda yüzde 15’i fiyatları yansıdı. Önümüzdeki dönemde de yüzde 20’lik maliyet artışı doğal olarak fiyatlara yansıyacaktır. Ayrıca 2021 yılı içerisindeki gelecek fiyat artışları da doğal olarak fiyata yansıyacak. Bizim 2021 yılında beklentimiz yeni üretilen sıfır konutlarda yüzde 25’lik bir fiyat artışı olmasıdır.”